Adına nisan dediğimiz bir ayın ortasında bir sabah kuşlar uyanıyor. Sense içinde takılı kalmış bir bozuk plak gibi çalıp duran bir Orhan Gencebay şarkısıyla başlıyorsan güne. Ya evde yoksan? Evdeyim, evde, evimde. Benim evrenim, benim nisanım burada.
Hadi hadi iyisin, şeklin, şemalin yerinde. Gençsin daha. Gamzen var baksana, ne hoş. Doksanlardaki dişleri ayrık, paspal popçular gibi hissetme kendini, iki binlerde hepsi şekli düzeltti, afililer şimdi. Tıpkı senin gibi.
Biliyorsun bu ruh halleri hep geçici, döneceğim yine içimdeki kör kuyulara. Kör kuyuymuş aman ne yaratıcı. Dönme. Hep burda kal. İyi böyle. Uğraşma benimle, kendinle. Sen istediğin kadar çırpın devran dönüyor, sen istesen de istemesen de. Yaşasan da, ölsen de.
Bunlar hep Orhan Gencebay yüzünden oluyor, hep Orhan Gencebay yüzünden...
0 yorum:
Yorum Gönder